Sunuş

"Zor günlerden geçiyoruz"

Yener Aydın (EE'76)

Maraton

8 Kasım’da bir günde dünyayı koşuyoruz

ODTÜMİST'den Haberler

ODTÜ Rektörüne

ODTÜMİST'den Haberler

Ulus ODTÜ Park

Ekonomi

Genç İşsizliği, İstihdam ve Lir Kuşları

Ali Rıza Güngen (ADM’03)

Uzaktan Eğitim

“Müzik değişince dans da değişir”

Prof. Dr. Soner Yıldırım

Anma

Prof. Dr. Ayten Coşkunoğlu Bear’ın Ardından

Prof. Dr. Gölge Seferoğlu

Anma

ODTÜ bir çınarını daha yitirdi

Prof. Dr. M.Volkan Atalay (EE'87)

Anma

Fahri Doğu........

Yaşar Morpınar (CHE’78)

bi' Dünya ODTÜ'LÜ

Tüm dünyadaki ODTÜ’lüler buluştu

Kitap

Hikayesini Arayan Gelecek

Bekir Ağırdır (MAN'79)

Edebiyat

Pascual Duarte ve Ailesi

Nükhet Tüzüner Tuncay

Edebiyat

Mürşid’in katmerli hikayesi

Müjde Alganer (MAN’93)

Fotoğraf Çalışma Grubu

Karantinayı kitaplaştırmak…

FÇG – Karantina Projesi Ekibi

Felsefe

Korona Günlerinde Felsefeye Devam

Gezi

Ilgaz’ın eteklerinde bir doğa ve kültür vahası

Gülsen Kırbaş

Mentorluk

Yeni bir başlangıç yapıyoruz

Burstan Haberler

Destekçilerimiz

ODTÜMİST'den Haberler

Söyleşi-Gezi-Etkinlik

Burstan Haberler

Salgın döneminde burs faaliyetlerimiz

Necmettin Oktay (76/OR-STAT)

Burstan Haberler

Burs İstatistikleri 2015-20

Fotoğraf Çalışma Grubu

Karantinayı kitaplaştırmak…

FÇG – Karantina Projesi Ekibi

Tüm dünyanın, tarihimizin ve hayatlarımızın gördüğü, içinde çaresiz kaldığı tek salgınla beraber evlerimize çekilmişken; o en sevdiğimiz hobilerimizin başında gelen fotoğrafı çekmekten mahrum kalmışken kendiliğinden, çaresizlikten, yaşadığımız zorluktan ortaya çıktı Karantina Günleri projesi. Projeyi dünyanın farklı ülkelerinde yaşayan ODTÜlülere duyurdukça, projeyle ilgili hedeflerimizi de genişletmeye başladık. Önce sunumdu, sonra sunumun müziği katıldı; ona sergi ve içinde bulunduğumuz koşullarda sanal sergi eklendi. Ardından da kitap aşamasına geçtik. Fotoğraflarını gönderenler duygularını, yaşadıklarını anlatan yazılar da yazmaya başlayınca aslında elimizde kitap malzemesinin olduğu herşeye ulaşmıştık. Bu arada önce sunum, proje katılımcılarına ve dernekten gelen duyurularla haberdar olanlara yapıldı. Sanal sergi farklı sosyal medya kanallarında paylaşıldı.


Yazıları istemeye başladığımızda ilk yorum nasıl yazılacağı nelerden bahsedileceğiydi. 'Serbestçe herkes istediğini yazsın' dedik. Böyle bir dönemin duygularının farklılığını düşününce yazılara bir kıstas belirlemek çok zordu. Ve her yazı geldiğinde birbirinden farklı hayatlarla karşılaştık; gülümsedik hüzünlendik ağladık, benzer duyguları yaşadığımızı anladık, ‘demek böylesi de varmış’ dedik. Evet artık kitabın içeriği hazırdı. Fotoğraf ve yazıdan oluşan Karantina Günleri kitabı. Herkesin fotoğraflarının, yazılarının yer aldığı, kendi tarihimizi belgeleyebileceğimiz bir çalışma Ekim ayının sonunda baskıya girecek şekilde hazırlanıyor. Tabii ki böyle bir kitabı yayımlamak sürecinde en önemli konulardan biri sponsorluk çalışmalarıydı. Çok da yavaş ilerlese minik minik desteklere ulaşacağız gibi görünüyor.


Son üç kuşağın hiç yaşamadığı, bilmediğimiz bir salgın dönemini herkes değişik üretkenlik içinde hala yaşıyoruz ama öte yandan da kendi geleceğimize, tarihimize neleri bırakabileceğimizi görüyoruz. İşte bunlardan belki de en önemlisi olabiliecek bir kitabın heyecanı hepimizi sardı. Karantina Günleri projesini hep beraber üreterek sonlandırmak amacıyla önümüzde sadece bir kaç ayımız daha var. Ve Kasım ayında elimizde somut, içi duygularla, görüntülerle dolu bir kitap olacak. 22 ülkeden 108 katılımcının fotoğraf ve yazılarından oluşan bir eser yavaş yavaş şekillenmeye başladı. Karantina Günleri bize evlerimizde, dünyanın neresinde olursak olalım sınırlı alanlarda sınırsız özgürlük içinde üretebilmeyi öğretti. Bu olağandışı dönem ancak bu kadar verimli ve keyifli olabilirdi. Önümüzdeki aylarda yine buradan kitabın sayfalarından görüntüler paylaşabilmek umuduyla...